T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
ÇANAKKALE / EZİNE - Ezine Celalettin Topçu Anadolu Lisesi
Çanakkale Boğazı'nın girişinde konumlanan Bozcaada, Ege'nin sevimli adalarından biri. Tarihi MÖ 3000 yıllarına kazar uzanan ada, Yunanca'da Tenedos adıyla anılıyor. 500 yıldır Türkler ve Rumlar'ın bir arada yaşadığı yerlerden biri olan Bozcaada, 1923 yılından beri Türkiye Cumhuriyeti toprakları içinde yer alıyor. Stratejik konumu nedeniyle her dönemde önemli yere sahip olmuş olan ada, Türkiye'nin üçüncü büyük adası olarak bilinmekte.
Yerleşimin ilçe merkezinde toplandığı Bozcaada'da, hiç köy bulunmuyor. Nüfusu yazın gelen ziyaretçilerle 10 binlere kadar çıkan ada, özellikle bağçılık, deniz turizmi ve rüzgar santralleriyle öne çıkıyor. Fenikeliler, Yunanlılar, Persler, Bizanslar, Venedikler ve Osmanlılar'ın izlerini taşıyan ada birbirinden güzel koyları, rengarenk Rum evleri, eşsiz manzaralarıyla Türkiye'nin en turistik merkezleri arasında yer alıyor.
Bozcaada akla ilk olarak Arnavut kaldırımlı, nostaljik sokakları, rengarenk taş ve ahşap evleriyle geliyor. Kimi kafe, kimi restoran kimi de butik otel olarak hizmet veren bu evler adaya oldukça canlı bir hava katıyor. Adada özellikle Rum Mahallesi'nin evleri dikkat çekiyor. Her sokağında farklı bir detayla karşılaşacağınız ada sokaklarında siz de oldukça keyifli bir vakit geçirebilirsiniz.
Bozacaadalı Dimosten Tulmidis tarafından yapılan binalardan birinde kurulan Bozcaada Müzesi, adanın görülmesi gereken yerlerinden biri. Adayla ilgili kültür varlıkları koleksiyonu yapan M.Hakan Gürüney'in sahip olduğu 6000'den fazla objenin ve belgenin sergilendiği müze, adanın geçmişini adeta günümüze taşıyor. 23 Nisan'dan 29 Ekim'e kadar hizmet veren müzede eski ada fotoğrafları, Çanakkale Savaşı'ndan kalma malzemeler, Bozcaada'lı Rum ve Türkler'in evlerinden eşyalar, bağcılık ve şarapçılıkla ilgili aletler görülebiliyor.
Bozcaada'daki ibadete açık olan tek kilise Meryem Ana Kilisesi. Rum Ortodoks cemaate ait olan kilisenin ilk yapılışının Venedikliler zamanına kadar uzandığı düşünülüyor. Rum Mahallesi'nin tam ortasına konumlanmış olan Meryem Ana Kilisesi, 4 katlı çan ve saat kulesiyle dikkat çekiyor. Kilisenin içi yalnızca Pazar sabahları saat 8'de yapılan ayinde görülebiliyor.
Altın rengi kumu ve tertemiz deniziyle Bozcaada'nın en ünlü plajı olan Ayazma Plajı, adanın güneybatısında yer alıyor. Günübirlik tesislerin olduğu tek koy olan Ayazma Plajı, mayısın son haftalarından ekim ortalarına kadar deniz sezonunu yaşayan adanın en kalabalık yerlerinden biri oluyor. Şemsiye ve şezlong kiralamanın mümkün olduğu plajda deniz bisikleti, banana, hamburger ve jet ski gibi su sporları da yapılabiliyor. Plaja özellikle yaz döneminde sıklıkla düzenlenen minibüs seferleriyle ulaşım sağlanıyor.
Rum Ortodoks cemaatine ait bir manastır olan Ayazma Manastırı, adanın güney kısmında yer alıyor. Azize Aya Paraskevi'ye ithafen 1734 yılında Manolaki Manolidis tarafından yapılan manastır, bir ayazmanın üzerinde yer alıyor. Ayazma Yunanca 'kutsal su' anlamına geliyor ve manastır da bu yüzden çoğunlukla Ayazma Manastırı adıyla anılıyor. Sadece özel günlerde ibadete açılan manastır, özellikle 26 Temmuz'da Ortodoks Hristiyanlar arasında kutlanan Aya Paraskevi gününde büyük ilgi görüyor.
Adanın güney ucunda yer alan plajlarından biri olan Akvaryum Koyu, yaz dönemi boyunca hiç boş kalmıyor. Turkuaz renginde denizi ve incecik kumuyla muhteşem bir güzelliğe sahip olan plaja günde bir kez düzenlenen minibüs seferleriyle ulaşılabiliyor.
Adanın en yüksek noktası olan Göztepe, gün doğumu ve gün batımı manzaralarını izlemek için muhteşem bir yer. Puslu olmayan havalarda, Gökçeaada, Semadirek Adası, Çanakkale Boğazı ve Midilli Adası'nın rahatlıkla görülebildiği tepeden adanın panoramik manzarası izlenebiliyor. Merkezden 30 dakikalık bir mesafede bulunan tepeye yalnızca arabayla çıkılabiliyor.
.jpg?format=jpg&quality=50)
Bozcaada Kalesi, Çanakkale Boğazı'nın hemen karşısında, adanın kuzeydoğu ucunda yer alıyor. Türkiye'nin en iyi korunmuş kalelerinden biri olan yapının kim tarafından inşa edildiği ne yazık ki bilinmiyor. Fenikeliler, Cenevizler ve Venedikliler tarafından kullanılan ve zamanla büyük tahribata uğrayan Bozcaada Kalesi, bugünkü şeklini 2. Mahmut Dönemi'nde 1815 yılında yapılan bakım çalışmalarından sonra almış. 10.00 – 20.00 saatleri arasında ziyaret edilebilen kalede, adadan çıkarılan çok sayıda eski mezar taşı ve tarihi eser sergileniyor.
Bozcaada'da bağcılığn geçmişi 3000 yıl öncesine uzanıyor. Adanın rüzgarları iklimin nemli olmasını engelliyor ve bu da üzüm üretimi için uygun ortamı sağlıyor. Adaya özgü 'kuntra, karalahna, çavuş ve vasilaki' olmak üzere 4 üzüm türü bulunuyor. Türkiye'de üzüm üretimi konusunda önde gelen beldelerden biri olan Bozcaada'da geçmişten günümüze kadar değişmeyen mahzenler ve fabrikalar ise adada görülmesi gereken yerler arasında.
Bozcaada Alaybey Camii, adadaki çocuk parkının karşısında yer alıyor. 1700 yıllarında yapıldığı düşünülen caminin bahçesinde sadrazam Halil Hamit Paşa dahil 14 tane kişinin mezarı bulunuyor. Kırmızı kesme taştan yapıya sahip olan cami günümüzde hala ibadete açık.
Rum evleri, yel değirmenleri, birbirinden güzel koyları ve şarap fabrikalarıyla ünlü olan Bozcaada'da Köprülü Mehmet Paşa Camii ve Hamamı, Aburga Ahmet Dede Türbesi, Namazgah gibi yapılar da diğer görülecek yerler arasında.
